Icon Icon

BAZI İMKANSIZLIKLARIN VARLIĞINDAN SÖZ EDİLİYOR

    burada ölümlerin kategorisi vardır, katiya. belli şiddetleri vardır. ölçü birimi insan, ölçüm aleti vicdandır. çocuk, genç, yetişkin ve yaşlı olarak ayrılırlar önce. bilimsel bir düzen için disiplinel kategori şarttır, bunu bilirsin. daha sonra bu, her üst kategori, dişi ve erkek olarak iki alt grupta incelenir. erkek çocuk, dişi çocuk. bunlar, masum ve terorist olarak ayrılırlar daha sonra. işte bu ayrımın da kendi içinde ölçümü yapılır. birimi insan, aleti çıkardır. ve çıkarlarına uyarsa üzülür, uymazsa lanetlersin. ölümü değil, öleni lanetlersin.
     bizim de hikayemiz böyle olacak, katiya. bazı çıkarlar uğruna ölmemiz gerekecek. yoksa televizyonlar bizi, yıl dönümünlerinde anmayacaklar. ve bilirsin, bir yazar vardı. böyle söylenir değil mi? "bizim ülkemizde televizyon, olmasını istediği şeyleri gösterir." gibi bir şey söylüyordu.
     bir vicdanın olduğunu düşünüyorsan, buradan kaçmalısın. buradan uzaklaşmalısın. hatta sana "buradan" diyebilecek her yerden kaçmalısın, katiya. gidilebilecek bir 'burası' kalmayana kadar gitmelisin. yoksa varlığına inandığın o şeyi, sana unuturacaklardır. bir hastaneye yatırıp "doktor bey," diyeceklerdir, "bu insan, bazı imkansızlıkların varlığından söz ediyor. böyle olması bizi yeterince üzdü. tekrar aramıza katılması için bir şeyler yapmanızı istiyoruz." bir deli olduğunu kabul edene kadar da seni tedavi etmeye devam edeceklerdir. bu yüzden, kaçmalısın. sana dokunacak bir el kalmayana kadar. bir orman, bir dağ, bir ada... neresi olursa, şehre benzemeyen.


Share this:

Hakkımda

0 yorum:

Yorum Gönder